Manaf Halbouni “Kendi Evinde”
Zilberman-İstanbul ve Tarabya Kültür Akademisi Manaf Halbouni’nin Kendi Evinde başlıklı pop-up sergisini sunmaktan mutluluk duyar. Halbouni’nin İstanbul’daki ilk kişisel sergisi 10-31 Ocak 2020 tarihleri arasında Tomtom Gardens’da izlenebilir.
Açılış: Perşembe, 9 Ocak, 18:30
23.01.20, 18:30: Manaf Halbouni Evrim Altuğ ile Söyleşiyor
Manaf Halbouni’nin sanatsal pratiği, geniş bir medya yelpazesinde, genellikle sıradan nesneler ve materyaller içeren katılımcı bir yaklaşımı barındırır. Halbouni’nin Suriye ve Almanya’daki köklerinden ve şu anda yaşadığı Almanya’nın Dresden şehrinden etkilendiği çalışmaları, küresel siyasi sistemin, göçmen politikalarının, medya, ulus ve sınırlar gibi inşa edilmiş kavramları komik bir dokunuşla eleştirir.
Tarabya Kültür Akademisi’ndeki konuk sanatçı programına katılımının son ayına denk gelen Kendi Evinde, Halbouni’nin İstanbul’da geçirdiği zaman sırasında ürettiği ve çoğunlukla şehirden ilham alan işlere yer verir. İsmini spor müsabakalarından alan Kendi Evinde, memleket fikrini ele alır. Halbouni neyin bir vatan oluşturduğu sorusunu sorar, bu kavramı ters yüz eder ve eksikliklerine ışık tutar. Halbouni, İstanbul’da rastladığı ve dekoratif bir malzeme olarak kullanılan metal perdeler ile hazırladığı iki heykeline, Arap alfabesiyle yazılmış ve Arapçada da yer alan “vatan” kelimesini sıkıştırır. Bir toprak parçasına ait olma sanısını siyasi bir inşa olarak ele alarak bir çöpe atılacak bir kağıt gibi büzüştürür.
Işıklı bir kutu, Halbouni’nin Dresden’de her gün bisiklete bindiği yol üzerinde bir mülteci kampı yakınlarında çektiği bir fotoğrafı aydınlatır. Almanya’daki sağcı grup ‘1% (Einprozent)’ kampın etrafında duvarlara Arapça ‘Evine Geri Dön’ yazar; daha sonrasında anonim biri gelip ‘Hayır’ itirazını ekler. 19. yüzyıldaki endüstriyel devrimin Avrupa yerine Osmanlı ve Arap dünyasında başladığı bir distopyayı hayal eden What If? serisinin bir devamı olarak Halbouni, İstanbul’da yeni haritalar üretmiştir. Halbouni bir röportajdan oluşan yeni video çalışmasında bu senaryodaki baskın gücü elinde tutan Joseph Hadid isimli hayali bir generali canlandırır. Sömürgecilik rolleri değiştiren ve sınırları tekrardan düşünen sanatçı, bildiğimiz dünya haritasını bozar ve yeni bir dünya düzeni hayal eder.